Informazioni sulla canzone In questa pagina puoi leggere il testo della canzone Yaşamaya Dair , di - Hümeyra. Canzone dall'album Benim Şarkılarım, nel genere ПопData di rilascio: 26.05.1984
Etichetta discografica: OSSİ MÜZİK
Informazioni sulla canzone In questa pagina puoi leggere il testo della canzone Yaşamaya Dair , di - Hümeyra. Canzone dall'album Benim Şarkılarım, nel genere ПопYaşamaya Dair(originale) |
| Yaşamak şakaya gelmez, |
| Büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın |
| Bir sincap gibi meselâ, |
| Yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, |
| Yani bütün işin gücün yaşamak olacak. |
| Yaşamayı ciddiye alacaksın, |
| Hem de o derecede, öylesine ki, |
| Meselâ, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, |
| Yahut kocaman gözlüklerin, |
| Beyaz gömleğinle bir laboratuvarda |
| Insanlar için ölebileceksin, |
| Hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, |
| Hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, |
| Hem de en güzel en gerçek şeyin |
| Yaşamak olduğunu bildiğin halde. |
| Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, |
| Yetmişinde bile, meselâ, zeytin dikeceksin, |
| Hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, |
| Ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, |
| Yaşamak yani ağır bastığından. |
| Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız, |
| Yani, artık o beyaz masadan hiç kalkmamak ihtimali de var. |
| Duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini |
| Biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına, |
| Hava yağmurlu mu diye bakacağız pencereden, |
| Yahut da yine sabırsızlıkla bekleyeceğiz |
| En son ajans haberlerini. |
| Diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için, |
| Diyelim ki, cephedeyiz. |
| Orda daha ilk hücumda, daha o gün |
| Yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün. |
| Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu, |
| Fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz |
| Belki de yıllarca sürecek olan savaşın sonunu. |
| Diyelim ki, hapisteyiz, |
| Yaşımız da elliye yakın, |
| Daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının. |
| Biz yine de dışarıyla beraber yaşayacağız, |
| Insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgârıyla |
| Yani, duvarın arkasındaki dışarıyla. |
| Yani, nasıl ve nerde olursak olalım |
| Hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak... |
| Bu dünya soğuyacak, |
| Yıldızların arasında bir yıldız, |
| Hem de en ufacıklarından, |
| Mavi kadifede bir yaldız zerresi yani, |
| Bu koskocaman dünyamız. |
| Bu dünya soğuyacak günün birinde, |
| Hattâ ölü bir bulut |
| Yahut bir buz yığını gibi de değil, |
| Boş bir ceviz gibi yuvarlanacak |
| Zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız. |
| Şimdiden acısı çekilecek bunun, |
| Duyulacak mahzunluğu şimdiden. |
| Böylesine sevilecek bu dünya |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| İçin, için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| İçin, için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| İçin, için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| İçin, için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| Yaşadım... |
| (traduzione) |
| Yaşamak şakaya gelmez, |
| Büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın |
| Bir sincap gibi meselâ, |
| Yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, |
| Yani bütün işin gücün yaşamak olacak. |
| Yaşamayı ciddiye alacaksın, |
| Hem de o derecede, öylesine ki, |
| Meselâ, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, |
| Yahut kocaman gözlüklerin, |
| Beyaz gömleğinle bir laboratvarda |
| Insanlar için ölebileceksin, |
| Hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, |
| Hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, |
| Hem de en güzel en gerçek şeyin |
| Yaşamak olduğunu bildiğin halde. |
| Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, |
| Yetmişinde bile, meselâ, zeytin dikeceksin, |
| Hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, |
| Ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, |
| Yaşamak yani ağır bastığından. |
| Diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız, |
| Yani, artık o beyaz masadan hiç kalkmamak ihtimali de var. |
| Duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini |
| Biz yine de güleceğiz anlatılan Bektaşi fıkrasına, |
| Hava yağmurlu mu diye bakacağız pencereden, |
| Yahut da yine sabırsızlıkla bekleyeceğiz |
| En son ajans haberlerini. |
| Diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için, |
| Diyelim ki, cephedeyiz. |
| Orda daha ilk hücumda, daha o gün |
| Yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün. |
| Tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu, |
| Fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz |
| Belki de yıllarca surecek olan savaşın sonunu. |
| Diyelim ki, hapisteyiz, |
| Yaşımız da elliye yakın, |
| Daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının. |
| Biz yine de dışarıyla beraber yaşayacağız, |
| Insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgârıyla |
| Yani, duvarın arkasındaki dışarıyla. |
| Yani, nasıl ve nerde olursak olalım |
| Hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak... |
| Bu dünya soğuyacak, |
| Yıldızların arasında bir yıldız, |
| Hem de en ufacıklarından, |
| Mavi kadifede bir yaldız zerresi yani, |
| Bu koskocaman dunyamız. |
| Bu dünya soğuyacak günün birinde, |
| Hattâ ölü bir bulut |
| Yahut bir buz yığını gibi değil, |
| Boş bir ceviz gibi yuvarlanacak |
| Zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız. |
| Şimdiden acısı çekilecek bunun, |
| Duyulacak mahzunluğu şimdiden. |
| Böylesine sevilecek bu dünya |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| İçin, için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| İçin, için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| İçin, için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| İçin, için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| "Yaşadım" diyebilmen için... |
| Yasadim... |