| Ne kadar çok arif var, birçoğu sahte
|
| Ne kadar çok tahrik var, edenler kahpe
|
| Eli boş dönmüşsen, kalmamışsa hatırı dostun
|
| Hiç hatırı kalmamış olan o kırk yıllık kahve
|
| Caddeler mert değil, birçoğuna dert değil
|
| Sefer tasıyla gezdiğim günler mi dertti
|
| Yoksa okulda öğrenemediğim ders mi?
|
| Hayallerimse planlarımdan daha güzeldi
|
| Yüzüme bakmayan insanlar şimdi başka
|
| Hepsi geldi aşka
|
| Bilgin kalktı şaha
|
| Ben değişmedim, hepiniz değiştiniz
|
| «Ye kürküm, ye!"demedim
|
| Eğer hatam varsa af ola
|
| Eskiden gördüğüm rüya daha güzeldi
|
| Ettiğim her kavgaysa boşa dalavereydi
|
| Harcanmış her saat yitip giden her yıl
|
| Sonbaharda dökülmüş yapraklar biri bendim
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi, eridi tüm arkadaşlıklar
|
| Bitince ağladık, sonunda gene elde
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi erise her şey
|
| Suçlu sen değil, suçlu ben değil
|
| Gözlerim kan çanağı uykusuz durgun
|
| Ne, ner’de, ne zaman yaptı lan vurgun?
|
| Yapıtlarımın hepsi oynamayan kurgun
|
| Eski okul dinlenmez, her vakit yorgun
|
| Ceza ve Yener, soluksuz seferdeler
|
| Adlarımızı bütün sokaklar heceler
|
| Dert, çile, keder, biz çekeriz birader
|
| Düşsek de sorun olmaz, tanır bizi yerler
|
| Çıktığımız her yer bizim mahalleler
|
| Gün gelir peynir ekmek çayla gider
|
| Gün gelir en kral restoran ayakta bekler
|
| Saygı, sevgi, racon sade sokak der
|
| Sigaramın ateşinden oluşan küller
|
| Bizim hayatta açmadan soldu güller
|
| Her yazılan kafiye vakitsiz gürler
|
| Hayde bre selam doğan güne birader
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi, eridi tüm arkadaşlıklar
|
| Bitince ağladık, sonunda gene elde
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi erise her şey
|
| Suçlu sen değil, suçlu ben değil
|
| Artık aşkı yüzdelerle hesaplamaktalar
|
| Parayla satın alınmış sevgiliyle aşk yaşanmaz
|
| Meşkten önce köşk isteyen hep yalancı aşık
|
| Kalansa sahte sözler birçoğu da buna inanmış
|
| Aşkı tarif etti birçok şiir köşke nazır
|
| Romantik olmak için herkes hazır ve nazır
|
| Belki sevmek, ya da sevmemektir mesele
|
| Belki de geri dönmemektir sevdin mi bir kere, neyse
|
| Gereken kalp, sadakat gerisi boş
|
| Sağına soluna bir bak seni seven kim
|
| Sen kimi seversin, sonuna dek ne dost
|
| Ne yar, ne de kanından hiçbir kimse var
|
| Sen hadi gününü gün et, yol uzun
|
| Fakat soluklanacak hiç vakit yok, sorun bu
|
| Artık uğraşamıyorum bak bir fıçı dolusu
|
| Dert elime koluma bağlandı ama gene de
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi, eridi tüm arkadaşlıklar
|
| Bitince ağladık, sonunda gene elde
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi erise her şey
|
| Suçlu sen değil, suçlu ben değil
|
| Dur poli yüzlü boy, inatla yaptın rol
|
| Ateşim hâlâ kor, aklım Sigmund Freud
|
| Oidipus kompleksli bana bulaşma
|
| Verin ona bir ayna, bir kere bak lan
|
| Gururu çok büyük olur küçükse insan
|
| Eşeklik baki kalır okusa ilim irfan
|
| Saklarım sırsan, etimi ısırsan
|
| Yanmaz canım canbaz, kılı kırk yarsan
|
| Susamam, hak ver, batek bir et ver
|
| Hepimizin aynı yolu, yolun sonudur makber
|
| Her satırımı yazdım son eserim gibi
|
| 6 ay verdiler, 23 sene oldu, kim gidici?
|
| Müzikten önemli şeyler de var dostluk gibi
|
| Bize geldi çoğu müzisyen dost gibi
|
| Daha ne bencil düşman yarattı
|
| Haberim yoktu hayatımdan bir kahpe daha azaldı
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi, eridi tüm arkadaşlıklar
|
| Bitince ağladık, sonunda gene elde
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi erise her şey
|
| Suçlu sen değil, suçlu ben değil
|
| Etrafım sarıldı, çember daraldı, ben bunaldım
|
| Ekran karıncalandı, görmez oldu bu gözlerim
|
| Bu dükkân kapandı meydan boş kalınca
|
| Sürç-i lisan etiysem ben af ola, döner bu devran
|
| Kayıtsız şartsız dost kimdir? |
| Kervan geçmez bir yerdeyiz
|
| Ve fark edildi araya konmaya çalışılan mesafeler
|
| Tamam uzak durun da şöyle ben de gölge istemem
|
| Unuttum tüm bildiklerimi ve yeniden yazdı eller
|
| Aşkı fazla gördük, aşka geldik, aşka bindik
|
| Belki çok yüklendik, öyle geldi, şöyle oldu, böyle gider sandık
|
| Öylesine düşündük hep
|
| Böylesine dolunca çıkmazlar birer birer bunaldık
|
| Fırsatlar azaldı, hemen yardım edin tez elden
|
| Önüne baksan yürü ve çalış kurumasın değirmen
|
| Vicdanınla hareket et ki solmasın çiçekler hiç
|
| Kimseye kalmamış ki, kalmaz bu bedesten
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi, eridi tüm arkadaşlıklar
|
| Bitince ağladık, sonunda gene elde
|
| Mendil var, gözyaşımı sildim
|
| Kendin tart as’l olan neydi ki
|
| Kandil gibi, mum gibi erise her şey
|
| Suçlu sen değil, suçlu ben değil |